Fırın kardeşliğimizin yeni üyesi Kaptanın Fırını. Fırını yaparak yapım aşamalarını bize gönderen Naci bey şöyle diyor;
Değerli Meyvelitepe sakinleri,
Sitenizde detay ve resimlerini gördüğüm fırın bana yol gösterici oldu ve tek başına çalışarak yaptığı ve her aşamasını tek tek yazıp resimlediğim fırın yapım dosyasını size gönderiyorum. Umarım sitenizde yer verebilirsiniz.Yazı ve siteniz için çok teşekkür ederim.İyi ve sağlıklı günler dilerimSaygılarımla
Naci Yılmaz
Bir Anadolu çocuğu ve uzun yıllar turizm sektöründe görev yaptığım için yurdumuzun her köşesine gitme imkanı buldum. Gezilerim sırasında gezdiğim şehir ve köylerde, evlerin bahçesinde ki fırınları gördüm. bu fırınlarda pişen ekmeklerin kokusuna denk geldiğim zamanlarda o dayanılmaz kokuya doğru giderek köylü teyzelerimden bir parça ekmek vermelerini istedim. İstedim çünkü ben o ekmek kokusuna dayanamıyorum. Uygun ortamım olsa idi bende Fırın yapmayı çok istedim. İstanbul gibi büyük şehirde apartman dairesinde yaşayan insanların bunu yapması mümkün değildi.
Emekli olduktan sonra imkanlarımı zorlayarak aldığım arsada İlk yıl değişik türde bodur meyve ağaçlarının dikim ve bakımı ile uğraştığım için başka bir iş ile ilgilenemedim. Ama fırın yapımından da vazgeçmedim.
Bu yaz fırın yapımına sıra geldi. Öncelikle yaptığım iş fırın modelleri ve yapımı konusunda bilgi edinmek için internette araştırma yaptım. Ancak ülkemizde bölgelerine göre değişen tandır ve fırın yapımı konusunda bir iki web adresinden başka bir şey yok. Bu arada Meyvelitepe adında bir sitede kubbeli tarzda bir fırının inşaatı konusunda resim ve detaylı yapım bilgileri olduğunu gördüm. Meyvelitepe web sitesinden aldığım Forno Bravo isimli bir siteye girdiğimde ücretsiz fırın planı bulunduğunu gördüm. Planları indirdim. Malum bende ilk defa fırın yapacağım nasıl yapıldığını öğrenmem gerekiyordu.
İnşaat Planı ve malzeme temini.
Okuduğum ve gördüklerimden sonra fırın inşaatını yardımsız olarak yapıp yapamayacağıma karar verdim. Fırını planda verilen ölçülere göre kağıt üzerine de çizdim ve gerekli malzemelerin tahminen ne kadara mal olacağının hesaplarını yaptım. Malzeme ve fiyat araştırmasına geçtim. En uygun fiyatları Koçtaş marketlerinde buldum. Ateş tuğlalarını ve Şamot’u Koçtaş tan satın aldım. Koçtaş yüz TL üzerinde ki alışverişler için 5 taksit uyguluyor olması da bütçemi daha az zorlayacağı için daha çok tercih nedenim oldu.
Önemli Not: Fırın yapımı ile ilgili malzemeler her yerde bulunabilen inşaat malzemelerinden olmadığı için bulduğunuz satıcılarda da çok farklı fiyatlar ile karşılaşmanız mümkün. Bu nedenle almadan önce kesinlikle birkaç satıcıdan fiyat alın ve ona göre malzeme alımı yapınız. İstanbul- Eminönü’ nde bulunan soba malzemesi satıcıları 1 torba 25 kg ŞAMOT’un fabrika satış fiyatı 10.00 TL iken 25.00 TL ile 40.00 TL arasında değişen fiyatlar istemeleri fahiş fiyat konusunda rekor kırarak Alışveriş yapılmayacaklar listesinin başında yer aldığını bilmenizi isterim, Eminönü’nden uzak durun.
En yüksek malzeme maliyetleri de tuğla ve şamot bedeli idi. Çevremde ki bazı inşaat malzemesi satıcılarının fiyatları ise aşağıda ki tabloda.
Plan ve ölçüler
Forno Bravo ya ait planlarında birkaç değişik fırın ölçüleri bulunmakta ancak ben onların içinden ihtiyaçlarıma göre en uygun ölçüye karar verdim.
Yeni soru: Fırını bahçenin neresine inşa edeceğim? Fırın nerede olursa en iyi yanma ve baca çekişi sağlar hakim rüzgar yönü gibi sorulara cevap vererek en fonksiyonel kullanımı nasıl elde edebileceğimi epeyce düşündüm. Sonunda bahçede hakim rüzgarın esiş yönüne de dikkat ederek fırın yerini belirledim.
İnşaat başlangıcı :
1) Önce inşa alanını ölçülere göre kazık ve ip ile sabitledim. Toprağın üstünde ki yumuşak toprağı kaldırdım. Önce ki tarihlerde su kanalı yapmak için aldığım ama kullanmadığım beton blokları planda ki ölçülere göre aralıklı olarak dizerek boşluklara demir donatı yaptım. kalıp çaktım ve beton atarak sabitledim. Bütün inşaat bittikten sonra kalıp çakarak çevresini de 25 cm eninde beton ile kapatacağım.
2) Zemin betonun kurumasından sonra 13.5’luk tuğla ile terazisine çok dikkat ederek 3 sıra tuğla ile duvar ördüm. Fırının alt kısmında oluşacak kapalı alanın odun ve malzeme koymak için çok uygun olduğunu düşündüğüm için 50 cm kapı boşluğu bıraktım. Kapı üstüne gelecek betona destek olması için de 6 mmx5cm x 70 cm ebatlarında ki lama demirini koydum. Bu demir betona bağlanarak kalacak. O bölgenin zayıf kalmasına engel olacaktır.
Duvar örme işleminden sonra iç tarafta kalan kısmın yani odunluğun iç sıvasını yapmam gerekiyordu. Ben ise bu işi ne yazık ki biraz acele ve unutkanlık ve acemilikten sıvayı yapmadan fırın tezgah betonu için kalıp tahtalarını çaktım. Betonu dökmeden fark etsem de geri kalıbı sökemedim.
3) Beton kalıbını çakarken özellikle terazisinde olmasına dikkat ettim. Daha önce kalıp yapmadığım için karşılıklı olarak terazisinde ve eşit yükseklikte ayarlamak epey zamanımı aldı. Ama resimde görüldüğü gibi yaptım ve sabitledim.
4) Kalıp üzerine önce gazete kağıdı örttüm ve 8 mm demirden 20 c
m aralıklar ile demir hasır donatı döşedim ve yaklaşık 10 cm, kalınlığında beton döktüm.
5) Beton kuruduktan sonra çevresine iki sıra harman tuğla ördüm.
Ancak iki sıra tuğla ördüğümde ortaya çıkan havuzun derinliği yaklaşık 15 cm oldu. 140x120x15 ebatlarında ki havuza gereken cam ve tuzu temin etmenin zorluğunu ve maliyetlerini düşündüm. Bu nedenle ikinci sıra harman tuğlasını söktüm. Doğru mu yaptım bilmiyorum ama sonucunu fırın yandığı zaman göreceğiz. İnşallah sorun olmaz..
6) Beton tezgah üzerine fırının iç genişliğinde bir çember çizdim çembere teğet olacak şekilde 4x10x20 ebatlarında ki ateş tuğlalarını dizdim. Fırının iç büyüklüğü ve şekli kabaca ortaya çıktığında çok hoşuma gitti.
7) Bu işlemeden sonra fırının giriş kapısı kemerini ördüğüm sırada bana destek olacak bir kalıp hazırlamam gerektiğini düşündüm. Boş bir zamanımda tuğla ve kapı ölçülerini dikkate alarak iki adet kapı kemeri kalıp tahtası yaptım.
Kapı kalıplarını tezgah üzerine götürerek tuğlalar ile deneme yaptım. İç kapı ebatları ve görüntüsü son derece güzel görünüyordu. Dış kapıyı iç kapıdan yaklaşık 5 cm daha büyük yapmanın daha uygun olacağını düşündüm.
8) Kubbe kalıbı:
Fırın kubbesinin eğimli tuğlalarını örmeye başladığım zaman mastar ve dayanak olarak yerçekimi nedeni ile tuğlaların düşmesine engel olacak bir kalıp yapmaya karar verdim. Bu iş için büyük marketlerde ki paletlerin altına konan kartonlardan 3 tane buldum. Neden palet altı kartonu derseniz. diğer oluklu kartonlara göre çok daha kalın ve sert bir yapısı olmasından dolayı onları seçtim.
Kartonlara fırının iç yarı çapına göre ve ilk sıra ateş tuğlasının dik olarak konulacağını da düşünerek 20 cm yüksekliği kubbe gibi eğimli olmayacağı için o kısmı 90 C. geri kalan kısmını kubbe çemberi eğiminde ve 1. ve 2. şekilde ki çizimler de olduğu gibi çizdim ve kestim.
Kestiğim 10, 15 adet çeyrek daire kartonu 5 cm çapında pimaş boru üzerine önce bir + şeklinde sonra karşılıklı olarak aralarına gelecek şekilde tek tek yapıştırdım.
Şekilde görüldüğü gibi 20 cm kısmı 90 derece dik açılı kalanı da çeyrek daire şeklinde olan parçalar birleştiğinde oluşan yarım küre şeklinin ortaya çıkması ve destek oluşturması için üzerine koli bantı ile hepsini üstlerinden bantlayarak sabitledim. Kubbeyi öreceğim zaman tuğlaların yerinde durması ve bana da bir kalıp olması açısından çok dikkat ettiğim bir çalışma oldu. Resimlerde de göreceğiniz kubbe önceden hazırdı.
Kubbe kalıbı ortaya çıktı. Tabii bende bir merak acaba tezgah üzerinde nasıl duracak. Diyerek hemen kalıbı alıp bahçeye gittim. Sizde merak etti iseniz fotoğrafı aşağıda.
9) Taban taşları :
Bu gün 25.07.2009 artık taban zemini ve taban tuğ
lalarını yerleştirmenin zamanı geldi.. Bu zamana kadar uğraştığımız basit inşaat işleri olmasına rağmen artık ciddi ciddi fırın işçiliğine başlıyorum. Umarım ki bir aksilik olmadan bu işi yapabilirim.
Duygu : Bu işi yaparken hissettiğim bir duygu yaşıyorum. Sanırım bir çok kişide de vardır. O da şu, bu noktaya kadar geldiğim halde işi bitirebilecek ve başarılı olabilecek miyim ve güzel olacak mı? Şeklinde heyecan duymaktayım. Ama bence ilk defa yaptığım bir iş olmasının verdiği heyecan ve meraktan kaynaklanıyor.
Daha önce çeşitli yerlerden temin ettiğim kırık camları bir kutu içinde iyice küçük parçalar olana kadar kırdım ve beton üzerine serdim. her bölgede yerde aynı yükseltide olması açısından tesfiye ettim. Üzerine kaya tuzu olarak satılan tuzları döktüm yine mastar olarak kullandığım tahta ile iyice düz bir zemin elde edene kadar tefsiye ettim. Daha önce terazisine çok önem vererek döktüğüm beton burada işime yaradı diyebilirim.
Taban taşlarının döşenmesi
Koçtaş tan aldığım taban tuğlalarını terazi ve takoz yardımı ile aralarında aralık ve yükselti bırakmamaya özen göstererek döşedim. Tabanın kaymasını ve kalkmasını önlemek fırın tabanı olan bölgeye ve son kenar sırasında ki taşları Şamot harcı kullanarak sabitledim. Diğerlerinin altında tuz ve cam var. Tüm tabanı iyice lastik tokmak ile dövdüm ki yerlerine yerleşsin. Elimden geldiği kadar düz bir satıh elde ettim.
Derz Şapı :
Şamot harç malzemesini aynı ölçülerde kum ve su koymadan kuru bir karışım yaptım sonra içine azar azar su katarak macundan az sulu kıvamına getirdim. Taban taşlarının tüm derzlerini ıspatula yardımı ile dikkatlice doldurdum. Çünkü şerbet tuğlanın her yerine bulaşıyordu. Bende leke kalmasın diye ıslak süngerle sildim ve kurumaya bıraktım. Yağmur yağabileceğini de düşünerek üstünü naylon ile örttüm.
Taban yerleşimi ve kapı
Taban üzerine çivi ve ip kullanarak fırın çemberini iç ve dış çap ölçülerinde daireler çizerek belirledim. Ayrıca iç ebatlarda bir mastar ve tabana dökülecek olan harçtan taban taşlarını koruyucu yaptım.
10) Fırın kubbesine başlangıç
Şamot Harcı yapımı :
1 Ölçü Şamot
1 Ölçü Çimento
1 Ölçü Kireç
3 Ölçü ince (dere)kumu.
Kendinize belirleyeceğiniz bir kutu, kova vs. gibi bir kabı ölçü olarak aldığınızda yukarıda yazılı miktarlarda ki malzemeleri leğen gibi bir kabın içine veya yere döküp kuru olarak iyice karıştırınız. Karışım iyi yapmışsanız kabın içindeki kuru harç tek renk gibi gözükmelidir. Bu sırada ortasını havuz gibi açıp içine su koyunuz. Yavaş yavaş karıştırarak suyu harca yedirmeye bakınız, kuru olduğunu düşünürseniz azar azar su koyarak karıştırmaya devam ediniz topaklar kalmamasına ve homojen bir macun gibi olana kadar karıştırınız. istediğiniz kıvama gelince birkaç dakika dinlendirirseniz daha iyi bir harç olduğunu ve yapıştığını göreceksiniz..
Not: Harcı ne çok kuru nede çok sulu yapmayın. Kuru olursa tuğla anında suyu çekiyor ve yerine oturtmak istediğiniz anda kuruyor tık tık vurarak yerine oturtmak istediğinizde harç kuruduğundan zorlanıyorsunuz. Sulu olursa tuğla üzerine koyduğunuz harç, tuğlayı yerine götürürken üzerinden akıyor.
Fırın ateş tuğlası ilk sıra.
4x10x20 cm lik ateş tuğlasını daha önce tabana çizdiğim çizgilerden iç çembere teğet olacak şekilde kapı açıklığında ki tuğlaları birbirine paralel ve fırının ön yüzüne dik açıyla bakacak şekilde olmak üzere ve şamot harcı kullanarak ve aralarında hiç boşluk ve derz kalmayacak şekilde örmeye başladım.
Not: Açık söylemek gerekirse, bu ilk sıradaki çok düzgün kesimli ve gönyeli ateş tuğlaları ile kolay yapabileceğim derken bu iş beni epeyce zorladı. Bir kaç kez, harçla ördüğüm tuğlaları söktüm ve yeniden başladım..
İlk sıra da neden zorlandın derseniz.
Tabana çizdiğim daire çizgileri arasına harç koyduktan sonra
a) Tuğlanın ince kenarını o çizgiye değecek şekilde ayarlamak,
b) Tuğlanın dikine ve tabana yatay terazisini ayarlamak.
c) Yanındaki tuğlaya da aralıksız ve dengeli yanaşmasını ayarlamak
istediğinizde ki bu süre uzarsa harç hemen kuruyor, tuğlaya olan yapışkanlığı azalıyor ve tutmaz hale geliyor.
O zaman ne yapıyorsunuz, tuğlayı alıp kuruyan harcı da kaldırıp yenilemeniz gerekiyor. Bu şekilde ki mücadele ile 52 adet tuğlayı örmek için yarım gün uğraştım.
İşte o tuğlalar..
O gün sadece ilk sıra tuğlayı ördüm ve paydos ettim.. Üstüne naylon ile örterek 2 gün kurumaya bıraktım. Günde iki kez hızlı kuruyup çatlamasın diye suladım ve tuğla ve harç suyu anında çekti.
Bu iş bittikten sonra kubbeyi düşünmeye başladım. Ben bir sıra 4x10x20 cm kalınlığında ateş tuğlası döşedikten sonra onun üzerine kubbeyi oluşturacak tuğlaları yarıdan ikiye kesilmiş harman t
uğlası ve şamot harcı kullanarak yapmayı düşündüm. Neden derseniz Eğer fırının tamamını ateş tuğlası ile yapmak istersem, fırın için ayırdığım bütçeyi epeyce bir miktar aşacağını ve ateş tuğlasının kesilmesinin zorluğunu da düşündüğümden bir miktar tasarruf yapmak istedim. Bu fikrimin olabilirliğini anlamak için konuştuğum birkaç şömine ustası kubbe yapımında eğer şamot kullanırsan ayrıca ateş tuğlasına gerek yok, tam dolu harman tuğlası ile yapabilirsin, bir sorun olmaz dediler.
Bunun üzerine kubbe için ateş tuğlası yerine harman tuğlasını ikiye keserek ½ harman tuğlası ile örmeye başladım. Bu sırada daha önce hazırladığım kubbe kalıbını da yerine yerleştirdim. Şamot harcını yaparken çok dikkat ettiğimden. Biraz daha sulu yaptım. Çok da iyi yapmışım. Harman tuğla ve daha önceki sıvalı yüzeye gelen harç anında kuruyor. Bu nedenle çok hızlı olmanız ve tuğlayı sabitlemeniz gerekiyor.
işte o 2. sıra kubbe tuğla sırası aşağıda
Ateş tuğlası ile ördüğüm 1. sıradan sonra kubbe örmenin sabır ve çok dikkat isteyen bir iş olduğu düşündüğümden acele etmeden ama temiz ve düzgün olmasını istiyorum. 3. sıraya geldiğimde tuğlaların birbirine kilit olmadığını fark ettim. Bir tuğlayı hemen söktüm ve yarım tuğla ile başlayarak kilit olmasını sağladım ve devam ettim.
Üçüncü sıra tuğlayı ördüğüm sırada fırın kapısının kemerini de örmem gerektiğini düşündüm. Kapı kemeri için daha öncede gördüğünüz kemer iskelesini yerine kapı bölümüne kurdum. Önce harç kullanmadan aralarına taşlar koymak süreti ile iskele üzerinde denedim. Deneme de merkeze koyduğum bir tuğlanın sağ ve sol yanına eşit sayıda tuğla gelmesine dikkat ettim. Bu kontrolden sonra 4x10x20 cm ateş tuğlasını 4x10x10 olacak şekilde ikiye kestim.
Not: Bu taşları kesmek son derece zor olan bir iş, taşlar çok ama çok sert olduğundan özel üretim elmas disk satın aldım. İnanın ki 10 adet kesene kadar diskin elması eridi.
Kestiğim taşları yine sağdan ve soldan olmak üzere merkeze doğru ördüm. 1.ve 2. sıra tuğlalara sıkıca oturmasını sağladım. Merkeze geldiğimde son kilit taşını da koydum ve oynama olmaması ve donması için paydos ettim. İşte o kapı ve kemeri aşağıda..
Yalnız bu fotoğrafı incelemeye başladığım zaman fark ettiğim bir hata var. Sizde bakın belki görebilirsiniz.. Uğraşmayın ben yazayım.. kapının sol tarafının eğimi sağ taraftaki tuğladan aşağıda olmuş. Bunun sebebi de kalıp iskelesinde yaptığım hatadan kaynaklanıyor. Bunu neden mi anlattım. Ben fırın yapımı konusunda ki deneyimlerimi burada sizinle paylaşıyorum. Bir amatörüm ve kompleksim yok. İnanır mısınız? Bilmem ama hayatımda ilk defa ciddi ciddi elimde mala duvar örüyorum. Tabi ören kişileri gördüm ve seyir ettim. Hepsi bu.
Fırın yapımı diye bir uğraşı ile zaman geçirmek, bir şeyler ortaya çıkarmak ve bu işlerden keyif almak ana amaç olduğundan acelem yok.
Desem de bir baktım ki tuğla sıraları ilerlemiş benim kubbe nerdeyse kapanmak üzere ama işte bu sırada çektiğim bir fotoğrafta baktım ki görüntü hiç hoş değil. Kubbe eğimi yerine sivri bir görünüm aldı. Bazı tuğlalar kubbe formundan farklı bir çıkıntı oluşturdu. Neden mi? Kubbe sıraları çok iyi ve hızlı giderken tuğlaları koymaya çalıştığımda çok farklı bir eğim ve açılar veriyordu. Bunun için tuğlaları kesmek ile de çözüm bulamadım. Bu nedenle koyduğum tuğlalar böyle çıkıntı yaptı. Belki sökeceğim beklide onarları nasıl uygun yükseltiye getireceğime bakacağım..
İşte o çıkıntılı tuğlalar sağ üstte duruyor. Kubbenin son taşları beni yordu dersem yalan olmaz ama elimden de kurtulamaz..
Bu sırada ben kubbe için hazırladığım karton kalıbını söktüm çıkardım.
Kubbe içten bakıldığında işte böyle gözüküyor..
Çok ustaca olmasa bence çok da kötü sayılmaz. Asıl amaç yanması ve sonuca gidebilmek olduğuna göre bu yolda pes etmek yok devam dimi??.
Ön kapı ve Baca :
Epeyce bir uğraşıdan sonra sıra ön kapı tüneli ve baca çıkışının yapılmasına geldi. Bunun için ön hazırlık çalışması yaptım.
Tuğlaları dizdim ve iç kapı üzerine baca tuğlasının yerleşimine baktım. Sonra harman tuğlaları kapı yanlarına karşılıklı teraziye alarak ördüm.
Tuğla örme işleminden sonra yaklaşık 40 cm uzunluğunda kemerli bir tünel ve baca çıkışı yapmamın işimi kolaylaştıracağını, sağlam ve düzgün bir kemer içinde fotoğraftaki tünel kalıbını yaptım.
Dikkat etti iseniz yan duvarların en üstünde kalan tuğlaları kemer taşlarının eğiminde kestim. Ve ona göre yerleştirdim.böylece taşlar aynı eğimde konacak ve düzgün görünecek.
İlk ateş :
Kubbe kapandıktan sonra epeyce zaman fırının kurumasını bekledim ama bu gün işim bitince nasıl yandığını merak ettim. Birkaç kağıt ve çırayı içine koydum ve yaktım. Dışarıda çok rüzgar olmasına rağmen içinde yanan kağıtlar çok rahat ve düzgün bir duman çıkışı sağlıyordu. Çok az ateş yanmasına rağmen tabanın ısındığını gördüm..
Kapı tüneli yandan görünüş
Bu aşamadan sonra tüm ateş tuğlalarını harç olmadan kalıba dizdim ve yerlerini belirleyip numaraladım.
Bu kalıbın düzgün olmadığını düşündüm ve yeni bir kalıp yaptım.
Yeni kalıbın üzerine ateş tuğlalarını dizmeden önce hepsinin yan kenarlarına çentikler açtım ki daha iyi tutunabilsin. Çünkü taşlar çok pürüzsüz imal edilmiş.
Bu tünelin üstünde baca çıkış yerini fotoğrafta görüldüğü gibi ayarladım.
Bu açıklık için baca veya kolon tuğlası da denen tuğlanın ebatlarını esas aldım ve ona göre ayarlayıp teraziye getirdim. Bu işlerden sonra tam 2 gün harcın iyice sertleşmesi için 2 gün bekledim.
Kalıbı sökmeden önce baca tuğlasını da yerine oturttum.
Tunel ve bacanın yandan görünüşü bu şekilde oldu.
Bu aşamadan sonra fırını bir çatı ile kapatmayı ve küçük bir ev gibi yapmayı planladığım için yan tarafına duvar örerek kapatmaya başladım.
Yan duvarları 3 sıra ördüm.
Çatı yapılması :
Çatı için 3 adet Mertek ve OSB yonga plakanın yeterli olacağını düşündüm ama asıl sorun baca etrafını nasıl sabitleyeceğim sorunu vardı kafamda onu da ön ve orta merteklere yaptığım destek tahtaları ile tahtaları ile
çözdüm.
Mertekleri nasıl yaptım:
5×10 kalasları aldım ve duvar üzerine götürüp koydum tepe yüksekliğine karar verince duvarın orta noktasını çizdim ve bir mastar tahtasını geçici olarak terazisinde duvara monte ettim. 5×10 tahtaları koydum ve çizdim. Çizdiğim yerden kestim yaklaşık 30 c açı olduğunu gördüm. Diğer tarafını da aynı şekilde kestim. Tabii bir tarafını 30 c kesince tahtanın diğer tarafını da 30 derece kesiyorsunuz. Sonuç yere dik açıyla bakan yan kenarlar çıkıyor. Mertek köşelerine paraçol çakarak sabitledim. Arasına da kayıt tahtası çaktım mertekler böylece hazırlandı.
Mertekleri monte etmeden önce fırının üst kısmına İzocam cam yünü kapladım ve mertekleri birbirlerine bir tahta ile çaktım ve tel ile sağlam tuğlalara bağladım.
Mertekler de bitince osb den parçaları 5×10 ların yarısına denk gelecek şekilde çaktım.
Mertekleri çakarken aklıma bu fırının bir masallarda çizilen evler gibi olmasının güzel olacağını düşündüm ve tekrar tahta aldım ve resimde görülen saçakları kesip yaptım. Planlamadığım içinde o bölgeye osb yetmedi ama bende elimde kalan lambiri tahtalarından kesip çaktım.
Çatıyı sıva yapmadan önce kapattım. Çünkü her an yağmur yağabilir bu durumda izocam ve fırın tabanı ıslanabilirdi. Islanma içeride bir nem oluşturup sorun yaratabileceğini düşündüm.
Akabinde Çatının kapanmasının hemen shngle ile çatıyı kapattım. Yine sorun baca etrafıydı. Havanın rüzgarından pürmüz shingle ısıtmıyordu. Orda bıraktım.
Her gün çıkan ufak tefek tahtalar ile fırını yakıyorum. Baca da çok iyi çekiyor. Şimdi sıra fırını yakmak ve bir şeyler pişirebilmek..
SON OLARAK SIVA YAPTIM. AMA SIVANIN KURUMASINDAN SONRA FIRININ DIŞ GÖRÜNTÜSÜNÜ GÜZELLEŞTİRMEYE ÇALIŞACAĞIM. BU AMACA UYGUN PİYASADA O KADAR GÜZEL MALZEMELER VAR Kİ. BOYA VE GÜZELLEŞTİRMEDEN SONRAKİ FIRIN RESİMLERİNİ TEKRAR GÖNDERİRİM.
FIRIN KARDEŞLİĞİNE GÖNÜL VEREN HER KESE ELİMDEN GELEN HER DESTEĞİ VERCEĞİMİ BİLMENİZİ İSTERİM..
SAYGILARIMLA
NACİ YILMAZ
Naci bey ellerinize sağlık. Mükemmel bir titizlikle çalışmışsınız. Resimler ve anlatımınız da harika. Fırınınızı ailenizle birlikte mutlu mesut kullanmanızı dilerim.
fırınınız çok güzel olmuş,yapım aşamalarını da sizin heyecanınızı paylaşrak okudum, elinize sağlık,bereketli olsun…
Bende tam bugün fırın nasıl yapabilirim diye araştıracaktım. Ağaçlar netten başka şeyler bakarken gözüme çarptı süper oldu. Ana fikir tamam. Elinize sağlık.
Yaşar arkadaşıma yorum ve düşünceleri için çok teşekkür ederim. Bu güzel sözleriniz yorgunluklarım kadar büyük ve etkileyici, sağ olun var olun.
Naci Yılmaz
Hocam oncelikle cok guzel bir calisma ve sonuc harika bence..
yalniz bir sey sormak istiyorum..
Ilk sira tuglalari doserken , kast ettigim dikine siralanan tuglalar. Aralarina harc koyup tutturmussunuz .,. Ya Alt tarafina harc koydunuz mu ?
Koymamissinizdir diye dusunuyorum ama o zamanda isi kaybina neden olmaz mi koymamak. Koymamanizi dusunduren sey ise dengenin zaten bu tuglalarda olmasindan dolayi egimli olmalarini engellemek icin konmamistir gibi geliyor bence.//
Birde sormak istedigim siz ve sizin gibi firin severlere..
Zemin tuglalarini yani pisirme yapilacak tuglalarini yere sabitlemeden once tuz ve cam kiriklari,, Yapmasak acaba isi cabuk mu kaybolur.. Cok etkisi var midir..
Tesekkurler..
Saygilar
Öncelikle düşünceleriniz ve yorumunuz için çok teşekkürler. sorularınıza gelince
1)İlk sıra tuğlaları döşerken altına harç tabii ki koydum. Başka türlü onların taşıyıcı özelliklerinden yararlanamayız. kubbe yukarı çıktıkça yük o tuğlalra binecek buda sağlıksız bir durum. Ayrıca Şamot ilavesi ile yapılan harç ince ve boşluksuz olduğu için ısı kaybı olmayacak.
2) Değerli arkadaşım. Taban tuğlalarının altına cam ve tuz konulmasının sebebi Cam çabuk ısınan ancak geç soğuyan bir malzeme olduğu için konuluyor. Tuz ise pişirme esnasında yaydığı buhar ile fırında pişen ekmek ve yemeklere ayrı bir lezzet vermesi düşünüldüğü için konulmaktadır. Her konuda bana yazabilirsiniz. Elimden geldiğince cevaplayacağıma emin olabilirsiniz.
İyi günler dileklerimle
selam Mirsat,
Öncelikle yorumun için çok teşekkür ederim. çok sağol, hoşça kal..
Hocam bende şöyle birşey duydum ama tabana kiremit kırığı ve çimento karışımı ile yaparlarmış ne kadar sağlıklı olur
öncelikle ellerinize sağlık fırını özenerek iyi bir işçilik ortaya koyarak yapmışsınız merak ettiğim bazı şeyler var fırının altını boş bıraktınız ateş tuğlalarının alt malzemesinin camın tuzun masraflı olacağı düşüncesiyle az kullan mışsınız eğer bu fırında ekmek pişircekseniz fırının taban sıcaklığını koruması lazım ki ekmek taban yapsın altı pişsin bi ekmeğin en az 25 30 dkka pişmesi gerektiğini düşünürsek bu taban yetersiz ve ısı kaybı çok fazla olacak ekmek pişmiycektir. kubbe çok yüksek buhar tutmıcaktır ve ekmek büyüme yapmıcaktır baca kapağı yok ısı burdanda gidecektir . eğer siz ekmek fırındayken fırında odun yakçam diyosanız ekmek his kokçak ve ısı yüksek gelcek haşlancaktır. kadir (fırını başka amaçla kullancaksanız bilmem ve fırını kullandım memnunum diyosanız çok iyi saygılar)
Değerli arkadaşım yorum ve düşüncelerini paylaştığın için çok teşekkürler.
a) cam ve tuz konusunda masraftan kaçmayı hiç düşünmedim.Çünkü kırık cam için camcılara ücret ödemem gerekmiyordu. Tuz içinse turşuluk tuz değil de rafine edilmemiş tuz gerekiyordu ama ben bulamadım.
b)Bu fırında ekmek pişirdim ama resimlerini çekmedim. Çünkü acemilikten hamuru fırına düzgün atamadım. Kemal Sunal ın bir filminde ki altınlı ekmekler gibi eciş bücüş oldu. Çok güldük.. Ama pişme konusunda sorun olmadı. altıda üstüde 25 dk.da çok güzel pişti ve nar gibi oldu. İs falan da kokmuyordu.
c) Kubbe taban ve tavan yüksekliği en yüksek noktada 42 cm. Ben fırına bir şey atmadan alışması için önce az miktarda tahta parçasını yaktım. onlar korlaşınca ise meşe odunlarını attım. meşeler de yanıp is çıkması durunca ekmekleri attım. ve 25 dk sonra pişmişlerdi. yani ön ısıtma yaptım. sonra yüksek ısıya çıkardım.
İlk yaktığımda tahta parçaları çabucak eriyor ve hamuru attığımda dediğiniz gibi pişmiyordu.
d) Yazdıklarınızdan bu işte epey tecrübeli olduğunuzu anlıyorum ve bu yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Evet baca kapağı bu resimlerde ve yazılarımda yok. Ama şu anda var. Baca çıkışını kontrol edebileceğim bir aparatım var. Aparat ile baca çıkışını %50 ve %75 kapalı konuma getirebiliyorum. ve çok da yararlı oluyor.
EVET ÇOK YORULDUM AMA PİŞİRDİĞİM EKMEĞİ VE YEMEKLERİ ÇOK BEĞENİYORUM. BEKLERİM EFENDİM..
saygılar
teşekkürler ve küçük bi tavsiye bilmem bilirmisiniz ekmeğin buhar yapması için ve daha iyi canlı renk alması için bulamaç yapılr bir su bardağı una bir su bardağı su ilave edilrek kaynatır sanız hamurun üzerine soğuduktan sonra sürdüğünüzde ekmeğin buharla daha iyi büyüdüğünü göreceksiniz ve hamurunuzu kıl tüy yapmıcak bi bezin içinde kabartın bide fırınlarda ekmeğe bıçak atılır buda daha iyi büyümesi içindir.
Üzerinden çok zaman geçmiş olmasına rağmen belki sorumu görür, cevap yazarsınız Kadir Bey.
Ekmeğin üzerine su ve undan oluşan bir bulamaç yapılıp sürüldüğünü anneannemin Azeri yardımcısından görmüştüm. O zaman çok ilgilenmemiştim çünkü ekmeklerimi makinede yapıyordum. Fakat son bir senedir ekşi mayalı ekmek tutku oldu bende. Elektrikli fırında pişiriyorum ve fırının içine kase ile su bıraksam da, kabuk yine de sert olabiliyor. Ara ara aklıma gelen bu bulamaç uygulamasını, emin olamadığım için denemedim. Azeri hanım -dediğiniz gibi fakat pişirmeden- bulamaç yapıp, fırına vermeden ekmeğin yüzeyine sürüyordu; yanılmıyorsam kabuğun sert olmaması ve renk için demişti. Siz pişirip soğuttuktan sonra sürülür demişsiniz; doğru mu anladım? Ayrıca hemen pişirmeden önce mi sürmek gerekir yoksa son mayalamadan önce mi?
Sayın Meyvelitepe, sizin bilginiz var mı bu konuda?
Ve ayrıca;
Başlattığınız fırın kardeşliği ve bir dizi yazıyla -ki arkası yarın tadında, bitmesin diye okudum hepsini- bilgilerinizi paylaştığınız için yürekten teşekkürler.Tek başıma böyle bir fırını yapamam ama destek verecek kişileri bulur bulmaz kolları sıvayacağm. Sevgiler…
Degerli Arkadasim;
Cok ilginc bir calisma yaparak kir bahcesinde olmazsa olmazlardan bir calisma yapmissiniz Degerli Ustat arkadasim Sami ENICE’ye bu calismalarinizdan bahsettim oldukca ilgisini cekti bu konu icin tesekkur ederim. iyi calismalar dilerim. Sağ olun var olun.
hocam eline sağlık.10 numara çalışma olmuş.yanlız bir sorum var.fırın ateşlenip ısıtıldak sonra içinden ateş alınıp kapağı kapatılarakmı kullanılıyor yoksa ateş sürekli yanıp fırının ağzıda sürekli açıkmı duruyor.2.sorumda bu ateş tuğlası ile harman tuğla arasında fiyat ve kalite farkı nedir.
teşekkürler.
naci bey iletişim kurabilirmiyiz acaba?
5426371229
Elinize, emeğinize sağlık. Tek tek detaylı anlatımınız sayesinde çok şey öğrendim. Bende köy evim de fırın hazırlıklarına başladım. Köy de kim yapar diye aranıyordumki internet aklıma geldi. Çok ciddi bilgiler edindim sayenizde de. İleri aşamalarda ihtiyaç olursa sizi rahatsız ederim artık. İyi günler diliyorum
Mükemmel olmuş, eline emeğine sağlık. Allah razı olsun paylaşım için
Merhaba, yaziniz cok aciklayici ve uygulamaya elverisli, tesekkur ederim.
Bir iki sorum olacak, Taş fırının yerini ayarlarken hangi kıstasları dikkate almalıyız? Yani nereyi tercih etmeliyiz, rüzgâr hangi yönden gelmeli, evin yakınında uzağında, ölçütlerimizi nasıl belirlemeliyiz? Bunlar hakkında bilgi rica edebilir miyim? Tesekkurler.
Fırın sahibi muhtemelen mesajınızı görmedi, ben cevap vermeye çalışayım.
Fırının yerinin ne olması gerektiği çok göreceli. Evin yakınında olmasında fayda var ki, fırında pişirip evde yiyecekseniz getir-götür çok uzun bir mesafe olmasın. Bunun yanısıra, fırın yandığında bacadan çıkan duman da rahatsız etmeyecek bir konumda olmalı. Fırın için kuzey rüzgarı her zaman daha iyidir. Yani kuzey rüzgarına açık bir yer olmasında fayda var. Ancak rüzgara hakim olamazsınız, her yönden eser. Sadece lodos sırasında fırını kullanmasanız iyi olur. Fırının baca yüksekliği yeterli olmalı ki çekişi iyi olsun. Aksi halde duman bacadan değil fırın ağzından çıkar, bu da rahatsız edici olur.
merhaba.
harç yapımında hazır olarak şamot harcı satılıyor.onu alıp direk kullanabiliyor muyuz. yoksa yukarıdaki şekilde karışım mı yapmak gerekiyor.
Şamot tek başına kullanılmıyor, belirtilen ölçülerde karıştırmak lazım.