Eşim “Kır Evinde Kış” yazısını yazdığında pek çok okuyucumuz yazıyı yazdığımız günlerde olanları yazdığımızı düşünmüşlerdi. Oysa yazı hayal edilen bir şeydi. Ortada ne kar vardı, ne de biz işleri bitirip dinlenmeye çekilebilmiştik.
Bizim işler hala bitmedi ama, yazıdan on gün sonra, iki lodos arasında kar geliverdi.
Lodosa aldanıp erken açan bahar dalı karla kaplı dalların arasında böyle görünüyordu.
Bütün yaz sebze yetiştirdiğimiz eski sebze adalarımıza bakla ve bezelye ekmiştik. Çimlenip 15 santim kadar büyüyen baklalar tamamen kar altında kaldılar.
Bu manzarayı görünce neden “mill house inn” evini model seçtiğimizi bir kez daha anımsadık.
Bu ev,karların arasında huzurluca göz kırpıyor bize.Ellerinize değen tüm o toprak parçaları size ne kadar minnetar kim bilir..
Sevgiler,
harkulade ne kadar huzurlu dingin:)
Manzara harika, kaç dakika oldu hala etkisindeyim.
Ah, oyle guzel gorunuyor ki kar! Ama yine de sanirim buranin yagmurlu kisina hemen alismisim. Kar gozumu korkutmadi desem yalan olur!:)
Yine güzel yazılmış, insanları imrendiren bu anlatım tarzınız için çok teşekkürler. Bir süredir benim çevirilerin çokluğu, yılbaşı derken haberleşemedik. Burada da şu anda kardan köyde mahsur kalmış durumdayız ama halimizden hiç şikayet etmiyoruz. Mutlu ve sağlıklı bir yıl geçirmenizi diliyoruz. Saygılar