Sebze Parkı 6

Bahçe ile ilgili son yazıyı 11 Mayısta yazmışız. Topu topu 20-25 gün kadar geçmiş ama bu mevsim doğanın hızla değiştiği, bitkilerin neredeyse gözle takip edilecek şekilde geliştiği bir dönem.

20 gün önce seradaki bitkiler böyleydi.

İki gün öncesindeki durum ise böyle,

İki kere fasulye pişirdik, şimdilik her gün 3-5 salatalık topluyoruz.

15-20 gün önce domatesler böyleydi,

30 santim derinliğinde açtığımız çukurların dibine fideleri dilmiştik.

Şimdilik böyleler. O derin çukurlar çoktan doldu. 60-70 santim kadar da ilaveten boy attılar. İlk sarı çiçekleri çoktandır üzerlerinde.

Bir de domates ağacı denememiz var, ama ondan bir sonraki yazıda söz edeyim.

Meyve fidanları ve zeytinler iyi durumda. Tüm ağaçlar çoktan kaolin kiliyle kaplandı.

Sebze parkı yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. En kısa sürede adalardaki sarılıcıların tırmanabilmeleri için gereken düzenekleri de hazırlamamız gerekiyor.

Çiçekler de sessiz sedasız normal döngülerinde biribirlerini takip ediyorlar.

Aslanağızları ile başlayan festival, güller, hanımeliler, nikotin çiçekleri, acıbaklalar ile devam etti.

Yüksükotları görülmeğe değer.

Mevsime ilk başlayanlardan aslanağızları, zambakların da katılımıyla çoşku ile cümbüşe devam ediyorlar.

16 Comments

  1. Cicekleriniz cok guzel. Yuksukotunun zehirli oldugunu gecen gun seyrettigim bir filmde ogrendim.
    Melisa bitkisini tavsiye ederim geceleri cok guzel kokuyor.

  2. aa bende turkcesinia riyordum sayenizde ogrendim yuksukotu(digitale) aman kalp krizine yol acan cok zehirli bir guzel cicek ekndileri. Buranin dogal bitki ortusunde bolca var, bahceye Leonardo’nun ulasamacagi yerlere diktim.Ddediklerine gore 8 yapragi bir insani oldurebilirmis!

  3. Beste,
    Yüksükotunun zehirli olduğunu Agatha Christie’nin romanlarından birinde kahramanlarına kullandırdığında öğrenmiştim:) Ama öyle güzeller ki, bizde çocuk olmadığından keyfini çıkarıyoruz şimdilik, ama kökü, sapı, çiçekleri ve hatta kurusu bile zehirliymiş, polenlerini soluyup zehirlenenler varmış, aman Leo’ya dikkat.

  4. Ben bilmiyordum zehirli olduğunu, hanımeli, gül yaprağı falan derken arada 1-2 de yüksükotu yuvarlamamışım neyseki. Çocuk büyüse de çocuktur 🙂

  5. Sevgili Meyvelitepe,takipçinizim biliyorsunuz.Gelişmeleriniz heyecan verici.Kolay gelsin diyorum.Gelelim yüksük otu çiçeğine.tek kelimeyle hayranıyım.Marketlerdeki tohumlardan aldım,bir kermeste satılan hazır saksıda ekilmiş,sadece sulasan yeter denilenlerden aldım,doğada gördüklerimden söktüm ama nafile büyütemedim.Acaba tohum döktüklerinde sizden rica etsem ,bir de sizinkilerden denesem,nasıl olur.Teşekkür ederim.

  6. Foxglove’lar harika diyecektim ki, yorumlardan zehirli oldugunu ogrenmis oldum. Bunu bilmiyordum, sayenizde ogrendim… Tesekkurler, hem goruntuler hem de bilgi icin!

  7. Güzelliklerine kapılmamak mümkün değil Berceste, ama yorumları okumayanlar kapılabilir, en iyisi biz yazıya da bir not düşelim. Sevgiler…

  8. Nuray hanım tohum döktüler bile, lakin gönderme konusunda pek tutarlı olamıyoruz, tutamayacağımız söz vermek de istemeyiz, ama adresinizi hatırlatabilirseniz, fırsat bulursak göndermeye çalışalım.

  9. domateslerin arasına çiçekler ekmişsiniz bunların sebzelere bir faydasımı var yok sa sadece görünümiçinmi?

    • afedersiniz daha önceki kısımları okumadan sordum. şimdi nedenini anladım.

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*