“Yürümek karda zordur”

Bu sabah beyaz sürprize uyandık. Hava bir kaç gün öncesine kadar suları donduracak kadar soğuk yaptıktan sonra, epey yumuşamış, sisli, sakin hafif yağmurlu bir hal almıştı. Lakin bu akşam Trakyadan giren kar hızını kesmeden Marmara’da, körfezin güneyine kadar ulaşmış. Bizler mışıl mışıl uyurken beklemediğimiz kadar kar bırakmış Meyvelitepe’ye. Ne yalan söyleyelim geçen yılki bol karlı geçen kış ve bu yılki çok yağışlı sonbahar nedeniyle biz henüz özlememiştik bu havayı, fakat köpeklerimizin sevinci görülmeye değerdi.

Bizim dişli kuzular bahçede koşturup oynamaya başlayınca, baktım meydan dar gelecek , çizmeleri geçirip çıktım yollara. Sonuç köye kadar bir kilometre yürüyüş; tam o noktadaki yol ayrımında Köpük gözden kaybolunca bir kilometre de Nox ve Lumi ile Köpüğü çağıra çağıra eve dönüş; Köpüğün eve gelmediği anlaşılınca rüzgardan göz açtırmayan kar yağışına karşı tedbiri arttırıp yeniden bir kilometre köye yürüyüş; Köpüğü beni kaybettiği noktada bekler bulunca benim sevinçle kollarımı açıp ona koşmam ve onun da kuyruğunu sallayarak bana koşması; Nox ve Lumi’nin Köpük’e  sevgi gösterileri bitince bir kilometre daha yürüyerek eve dönüş. Tabii karın bazı bölümlerde bilek boyunu çoktan geçtiği ve göz açtırmayan tipi gibi bir yağışın da sürekliliği göz önüne alınınca bu posta adını veren “yürümek karda zordur” nakaratı bir anlam kazanacaktır.

Neyse sonuçta sıcak yuvamıza kavuştuk. Hurmaların etrafından dolaşıp Köpük’le birlikte kendimizi içeri attık. Yorgun köpeciğim bu gün artık akşama kadar uyur. Öteki yaramazların öyle bir niyeti yok, bahçeyle yetinemedikleri için kapıyı açık bıraktık. Çılgınlar gibi koşuşup koşuşup yorulunca geliyorlar. Geçen kış ne kadar hızlı büyüyeceklerini hesaba katamamış, tek kulübeye sığmaz olduklarında ise üşümesinler diye ne yapacağımızı şaşırmıştık. Bu yıl her biri kendine özel ısı izolasyonlu kulübesinde sıcacık yatarken biz de İnşallah geceleri gönül rahatlığıyla uyuyabileceğiz. Dileriz iyilik, güzellik, sevgi, kardeşlik, barış ve huzur da kar gibi bir sürpriz yapıp şu andan itibaren dünyamızı, ülkemizi ve gönüllerimizi kuşatır.