Organik Bahçe – Nasıl Yapmalı – 4

Nasıl Yapmalı – 1” yazısını 5 Nisanda yazmışım. O yazı özellikle zararlılarla mücadele yöntemleri hakkında bir strateji geliştirme ile ilgiliydi. Takip eden günlerde “Sebze Adaları” adını verdiğimiz tekniği planlayarak uyguladık. Yükseltilmiş yastıklar, kardeş bitkiler, zararlılarla doğal mücadele, kaolin kili, kadife çiçekleri, fesleğenler vs. hepsi başlangıçta birer birer düşünceden ibaretti.

Bugün 24 Eylül. Beş ayı aşkın bir zaman ve iki mevsim geçmiş. Hayal ettiklerimizi gücümüz yettiğince uygulamaya çalıştık.

Zeytinlerde temel zararlı mücadele aracımız kaolin kiliydi. Bu yaz bir kaç kez çok sert yağmur olduğu için toplam 3-4 kez uygulama yapmak durumunda kaldık. Zeytinlerin toplanma zamanına hala 1, 1.5 ay var. Şu ana kadar durum çok iyi. Devamlı yaptığım kontrollerde ne güve ne de zeytin sineği hasarı saptayamadım. Kalan zamanda bir sürpriz ile karşılaşmazsak bu yılı Kaolin kilinin zaferiyle kapatacağız inşallah. Şimdiden büyük konuşmak istemiyorum fakat, umuyorum ki zeytinleri topladığımız gün yazacağım yazı çok çarpıcı olacak.

Sebzelerden “Sebze Adaları” dizisinde epeyce söz ettik. Temmuz başında verime geçen adalar çok ilginç bir deneyimdi. Bu yazının sonunda bazı çarpıcı rakamlar vereceğim. Ama önce bugünkü durumdan biraz söz edeyim.

Pembe domatesler hala verimdeler. Zaten tek bir adada 6 kök diktiğimiz pembelerin bugünkü durumu resimdeki gibi. Bugün yine beş kilo kadar topladım. Daha kızarmayı bekleyen epey domates var.

Başka bir adadaki domateslerin bugünkü durumu.

Fasulye adasındakiler tam verime geçtiler. Fideleri yenilemiştik. İki önceki yazıda EM (Etkin Mikroorganizma) etkisini anlatırken söz ettiğimiz ada. Salkım saçak fasulyeleri kafeslerden topluyoruz.

Patlıcanlar dört adada üçer kök olarak dikili. Elbette yanlarında fasulyeler, domatesler ve biberler de var. Bayram arifesinde Cumartesi günü bu toplam 12 kök patlıcandan 20 kilo topladık, ki bu kaçıncı 20 kilo toplayışımız hatırlamıyorum. Bitkilerin boyları 160-180 cm arasında. Yaz ortasında yanlarına sırık niyetine diktiğim bambular kısa kaldı.

Bayram çok hoştu. Sabah ziyaretimize ilk gelene bir poşet patlıcan hediye ettikten sonra eşim irice kese kağıtlarına patlıcanları doldurdu. Gittiğimiz her ziyarette birer kese kağıdı bıraktık, öylece tüketebildik. Böylece “bayram patlıcanı” diye yeni bir deyimimiz daha oldu.

Üzerinden topu topu 5 gün geçti. Bitkilerin üzeri yine dolu. Toplasam 5-6 kilo çıkar. Sadece 4-5 tane, günlük ihtiyaç kadar topladım bugün.

Sebze adalarının dışında, baharat bahçesinde bir adaya kırmızı pancarlar (Bull’s Blood) ekmiştik.

Bunlar çiğ yenebilen türden. Rendeleyip zeytinyağı, limon ve tuz sosuyla enfes oluyor.

Bunlar da bugün akşamüstü hasatında sepete sığdırabildiklerim.

Sebze adaları deneyimizde bu yaz, bugüne kadar topladığımız ürünlerin detay hesabını tutmadık. Fakat çok kaba bir hesapla, artı eksi yüz kilo sapmayla bir ton civarında olduğunu söyleyebiliriz.

Topu topu 9 tane sebze adamız var. Bunların her biri 1.20 x 2 metre ebadında. Yani her biri 2.4 metrekare. Böylece toplam alan 21.6 metrekare eder. Bu kadarcık bir alanda bir ton ürün. Ortalama metrekarede 40 kilodan fazla ürün almışız. Hala da devam ediyor. Bu rakamların çarpıcı olduğunu düşünüyorum. Kaolin kilinden sonra bu yıl bizi en çok sevindiren, tatmin eden deney oldu.

Sebze adalarının sırrı, adaların içindeki yüzde yüz organik malzemeden oluşan yönetilebilir toprak karışımı, mikroorganizma dengesi, ve tabii ki “kardeş bitkiler”.

Adalara diktiğimiz bitkileri geleneksel usulle ayrı ayrı dikmiş olsaydık ne olurdu? Dört adadaki 24 kök domates için ne kadar yer ihtiyacımız olurdu? Yine dört adadaki 12 patlıcan için ne kadar yer gerekirdi? 24 kök fasulye için ne kadar? Ya, 20-30 kök kadar biber için? Salatalıklar, ayçiçekleri, kadifeler ve fesleğenleri saymıyorum bile. Yanıt, yüzlerce metrekare toprak işlemeye ihtiyaç olacaktı. Biz bunların hepsini net 21.6 metrekareye sığdırdık. Bu bitkiler biribirlerine engel olmadı. Aksine bir şekilde biribirlerini desteklediler. Hepsi geleneksel dikime göre 2-3 misli daha fazla büyüdü, daha fazla, ve dikkat edin daha uzun süre ürün verdi.

Yüzlerce metrekare yerine 21 metrekare ile uğraşmak, üstelik de çapalama yok. ot alma yok, karışıma ilk ilave edilen çiftlik gübresi ve kompost dışında gübreleme yok, sulama ise sadece 21 metrekare.

Sonuç, organik karışımlarla doldurulmuş yükseltilmiş yastıklar, kardeş bitkiler, kompost, etkin mikroorganizmalar, kadife çiçekleri ve fesleğenler hepsi bir arada ve gayet tatmin edici. Zehir yok, kimyasal bir şeye ihtiyaç yok. Zararlı zararı da yok. Güçlü bitkiler zaten bir çok hastalıkla kendi bağışıklık sistemleriyle baş edebiliyor.

Bu bir deneydi. Küçük bir deney diyelim yine. Gelecek yılın deneyini şimdiden hazırlamaya başladık. Mevsim sonunda bu adaları söküyoruz. Bahçenin başka bir bölümünde, her biri 4 metrekare olan 20 ada yapmayı planladık. Bunlar kalıcı olacak. Tekniği biraz daha geliştireceğiz. İlerleyen günlerde yayınlamaya çalışacağız.

“Her gün bir avuç goji iyi gelir”. Goji değil miydi? Başka bir şey miydi? Meyvelitepede goji. Şimdilik günde bir avuç. Gelecek yıl inşallah günde birkaç kilo.

Sessiz sedasız bir goji bahçemiz oluşuyor. Bunun için ayrıca bir yazı yazacağız ama şu kadarını söyliyeyim. Nisan ayında ektiğimiz tohumlardan Ağustos sonundan itibaren taze goji meyvası yemeye başladık. Kurusunu çok sevmiştik. Fakat tazesi gerçekten çok güzel bir meyve. Yazdığım gibi, bu yıl ve şimdilik günde bir avuç.

35 Comments

  1. Çok severek okuyorum sebze adalarının gelişimini. Açıkçası ümit verici bir durum, özellikle benim gibi kendi kendine yeten bir yaşam isteyenler için, bu kadar ufak bir alanda mümkün olması ise daha da güzel.
    Kış için bu sebzeleri nasıl saklıyorsunuz? Dondurucuya atmaktan daha farklı çözümler arıyorum açıkçası, ilerde yerleşmeyi düşündüğüm yerde elektrik problemleri olabilir..
    Aslında ilk deneyinizin adım adım bilgilerini içeren bir pdf kitapçık yapsanız satın alırdım..

  2. Kitleleri doyurmak için daha fazla alan, daha fazla genetiği oynanmış tohum, daha fazla kimyasal gübre, daha fazla zehirli tarım ilacı diye tüm dünyaya yalanlar söyleyenlere kapak olsun diyorum!
    Sadece adaletli paylaşım yapılsa tüm dünya nüfusunun açlık çekmeden gayet de rahat doyurulabileceğini bile bile sadece daha fazla kar hırsları yüzünden uyduruyorlar bu yalanları.
    Sonunda üzerinde yaşanabilecek bir toprak parçası, içilecek kadar su bile bırakmayacak kadar dünyayı sömürmek dertleri.
    Sizler gibi bu işi bilinçli ve ispatlayarak yapanlar çoğaldıkça sözcükleri boğazlarına tıkanacak, daha fazla yalan söyleyemeyecekler.
    Umarım…

  3. Sizin bloga yazdıgınız yazıları sabırsızlıkla bekliyor zevk alarak okuyor hayretler içinde kalıyorum.maşallah demekten kendimi alamıyorum, inşallah önümüzdeki sezon bende sizin deneyimlerinizden yola çıkarak sebze adaları kuracagım şimdiden heyecenlanmaya başladım. Bundan sonraki tecrübelerinizide bizlerle paylaşmaya devam edin lütfen.
    Sizden ayrıca ricam bu konuda ki deneyimlerinizi tek başlık altında bizlerinde uygulayabilecegi şekilde anlatırsanız bizlere tam anlamıyla yol göstericisi olacaksınız teşekkür ederim.

  4. Sayin Ismail bey
    Daha onceki mailimde yukseltilmis yastiklarda uyguladiginiz toprak karisimini sormustum. Hollandadaki mutevazi bahcemde uygulamak icin. Cevap alamayinca; -deneme surecinde olan uygulamalari yazmayi erken buluyor olabilir. diye dusunup hayra yordum. Paylasim konusundaki comertliginizden emin oldugum icin… 12 Eylul`de sizi ziyaret edip bahcenizi gormeme musaade etmistiniz. Tekrar tesekkurlerimi iletiyorum. Artik her 2-3 gunde bir sitenizi tikliyor ve yeni bir seyler varmi diye bakiyorum. Bugun de bakinca 24 eylul`de yazdiginiz organik bahce makalenizi gordum. Sizce uygunsa;
    1-Toprak karisiminda neler ve hangi oranlarda kullaniyorsunuz?
    2-Sabit yastiklardan neyi kastediyorsunuz, eskisini neden bozacaksiniz?
    3-Icinde ot barinmamasi toprak karisimiyla mi ilgili?
    4- Yastiklari simdiden hazirlayabilirmiyiz?
    Ailecek selam ve sevgilerimizle…
    Mustafa Akdemir-NL

  5. Harika isler yapiyorsunuz dogrusu,koy firini,organik tarim benim simdilik hicbir satirini atlamadan okudugun konular.Malbman araciligi ile sizinde roselle tohumu alacaginizi bilmek ayrica beni memnun etti.Orada temin etmekte zorlandiginiz herhangi birsey olursa yazmaniz yeterli. Selam ve saygilar.
    Asim
    “astor rumuzlu” agaclar.net uyesi

  6. Mustafa bey,
    Adalarda kullanacağınız toprak karışımı mümkün olduğunca organik malzemeden oluşan, nem tutma kaabiliyetine sahip, köklerin kolayca gelişmesine izin verecek gevşeklikte olmalıdır. Üzerinde mutlaka malç uygulamalısınız.
    Biz temel malzeme olarak coco-peat kullandık. Buna biraz killi toprak karıştırdık. Gübre olarak yanmış keçi gübresi, biraz agrohum (Orfe Teknik firmasından aldığımız leonardit), biraz demir, çinko ve magnezyumca zengin iz element karıştırdık. Malç olarak kendi yaptığımız kompostlardan kullandık.
    Sizin birebir aynı malzemeleri kullanmanız gerekmiyor. Bulunabilirlik imkanları çerçevesinde başka karışımlar da hazırlayabilirsiniz. Malç için kompost yoksa saman tabakası da kullanabilirsiniz. Olmadı siyah naylon örtü de iş görür.
    Karışımı hiç alet kullanmadan parmaklarınızla dibine kadar kazabilmelisiniz. Avucunuzda sıkıp bıraktığınızda kolayca dağılabilmeli. Hep hafif nemli kalabilmeli.
    Sabit yastıkla kastımız, mevcut yastıklar fidanların arasındaydı. Fidanlara engel olmaması için başka uygun bir yere kuracağız. Bir de bu yıl yaptıklarımız deneme olduğu için OSB kullanmıştık. Yeni adalarda emprenyeli kereste kullanacağız. Boyutlar da biraz değişecek. Bu konuda detaylı bir yazı yazacağız.
    Yabancı otu engelleyen malç’dır. İyi uygulanmış malç ile yabancı ot olmaz. Ayrıca toprağın nemi de buharlaşmaz.
    Yastıkları ve içinin karışımını şimdiden hazırlamak tabii ki daha iyi. Bahara kadar gereken mikroflora oluşmuş olur.
    Saygılar

  7. Nihal hanım notunuz için teşekkür ederiz. Sebze adaları bu yıl bizi bile şaşırttı. Aslında insanın kendi besinini yetiştirmek için ille de bir tarlası olması gerekmiyormuş. Yurtdışında pek çok insanın arka bahçelerinde veya kiralık hobi bahçelerinde katkısız, kimyasalsız sebzelerini üretmeye çalıştıklarını duyuyoruz. Umarız burada da meraklıları hayallerini ertelemeyi bırakıp hemen şimdi uygulamaya geçerler.
    Kış için sebze saklamak bizim için de yeni bir durum, normalde biz mevsim sebzeleriyle idare ediyorduk. Şimdi ise ziyan olmasınlar diye yöntem arayışları ve uygulamaları içindeyiz. Elektrik kesintileri köy ortamında sık tekrarlanan bir durum olduğu için sizinkine benzer kaygıları ben de taşıyorum. Şimdilik deniyoruz. Geçen yıl konserve yapmaya çalışmıştık ama çoğu bozuldu. Bu yıl işin püf noktalarını öğrenmeye çalıştık. Bu yıl konserveler başarılı olur da bozulmazlarsa kendini kanıtlayan usulleri paylaşırız inşallah.
    Sevgiler…

  8. Nalan hanım, aynı umudu biz de paylaşıyoruz. Bir tane dünyamız var, hepimiz paylaşmaya mecburuz, ama bazı insanlar sanki gidebilecekleri yedek bir gezegen varmış gibi davranıyor. Oysa yaptıkları bir bumerang fırlatmak, er geç fırlatana dönecek lakin o arada hepimizi de yakmasa…
    Kar getirmeyen iş kapanmaya mahkum oluyor, o yüzden her birimize yaptığımız tercihleri çok iyi düşünmek düşüyor. Her bir seçimimiz geleceği belirliyor.
    Sevgiler…

  9. Mehmet bey,
    İlginiz ve övgü dolu sözleriniz için teşekkür ederiz.
    Aynı konuda biribirini takip eden yazıları aynı kategorilere koyuyoruz. Ayrıca sayfanın sağ tarafında özel konulara ulaşmak için kolay erişim linkleri de koyduk. Bu sayede aynı konudaki farklı yazıları kolayca bulmak mümkün.

  10. Sayın İsmail Bey,
    Size sığdırabileceğim övgü sözcükleri bulmakta zorlanıyorum. Dünyada ilk kimyasal gübre ve pestisitler ortaya çıkmaya başladığında Uzakdoğu’da bunları kullanmayı reddeden ve doğal çiftçiliği savunan Kyusei Doğal Çiftçilik Hareketi vardı. Bu hareket bugun hala Uzakdoğu ve Asya’da artarak sürmektedir. Bundan sonra ise, Türkiye’de çok şükür “MeyveliTepe Hareketi” var! Bu hareketin kurucusu ve lideri ise, sizsiniz. Bu hareketin tüm yurdumuza en kısa zamanda yayılacağından hiç kuşkum yok! Bu hareketten Türkiye ve Türk çiftçisi kazanacaktır. Sizi tüm kalbimle destekliyor, sağlık ve mutluluklar diliyorum.

  11. merhaba;
    aşıladığınız heyecan sayesinde gittikçe organikleşen bir bahçemiz var..önümüzdeki sene için şimdiden planlar yapıyorum. yazan herkes gibi bilgi paylaşımdandaki cömertliğiniz ve muhteşem bahçeniz için teşekkür ediyorum..
    ps: yetiştirdiğiniz bazı meyva ve sebzeleri çok merak ediyorum. tohum isteme şansımız olur mu?(tabii ki eğer satışını yapıyorsanız ücreti dahilinde)

  12. İsmail bey verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim. Yeni sezonda yeni açılımlar, keşifler ve tabii ki bize bakan yönüyle de bol paylaşımlar temennisiyle…
    ebruland.nl

  13. Şebnem hanım, bahçenize bolluk ve bereket diliyoruz, bu zevki yaşamak ve paylaşabilmek çok güzel. Notunuz için biz teşekkür ederiz. Tohum satışı yapmıyoruz, ama talepler çok, kimbilir belki daha sonra. Bahçemizde yazdıklarımız dışında pek farklı bir şey yok, yenilikler oldukça da paylaşıyoruz zaten.
    Sevgiler…

  14. Kayhan bey,
    Övgü dolu sözleriniz için teşekkür ediyoruz. Heyecanımıza ortak olmanız da bizi çok mutlu etti.
    Buna “Meyvelitepe hareketi” demek biraz abartılı olur. Öteyandan, derlediğimiz, belki bir nebze zenginleştirdiğimiz bilgilerle bahçemizde amatörce uyguladıklarımız şayet benzer çabalar içindeki dostlara faydalı oluyorsa başka ne isteriz.
    Sizler gibi yatırımlarını ve zamanlarını, yakın zamana kadar ülkemize bir şekilde girmemiş, fakat tarım ile doğayı barıştıran EM gibi ürünler için sarfeden az sayıdaki kişiye çok ihtiyacımız var.

  15. Sayın Meyvelitepe yaptıklarınız hayranlık uyandırıyor.
    Lütfen bizle paylaşmaya devam ediniz. Başarılar.

  16. Sn Meyvelitepe
    Sonunda istediğim bahçeye kavuştum. Şimdi sebze adaları oluşturmak istiyorum. Yaşadıklarınız ve paylaştıklarınız, bana da rehber olacak. Baharı bekleyecektim yastıklar için, şimdiden hazırlanması daha iyi demek. Sağolun, benim gibi acemiye katkınız çok olacak.
    Sevgilerimle

  17. Sn.Cemo,
    Sizin adınıza çok sevindik.
    Sebze adalarını şimdiden hazırlamanızda fayda var. Özellikle de adaların içine koyacağınız karışım, çiftlik gübresi vs. hem besinlerin tüm karışıma yayılması hem de gerekli mikrofloranın zenginleşmesi açısından çok yararlı olacaktır.

  18. Merhaba Meyvelitepe
    Amatör bir bahçe meraklısı olarak cahlliğimi bağışlayın. Ben de sizin gibi sebze adaları yaptım. 1x2m boyutların da 8 adet. Sulama için damlama yöntemi kullanıcam. Malçtan söz ediyorsunuz. Borular malçın altında mı kalmalı yoksa üstünde mi bırakmalıyım. Tekrardan özür diliyorum bu cahilce soru için. Teorik bilgileri uygulamaya başlayınca ben de çuvallamaya başlıyorum:)
    Seda Tarhan

    • Su geçiren bir malç uygulaması yapıyorsanız farketmez. Buna rağmen damlama borularının malçın altında olması daha iyi olur.

  19. Sevgili meyvelitepe ben yükseltilmiş adalarınızda ne cins kereste yani ağaç seçimi yaptığınızı merak ediyorum hangi ağaç en dayanıklısı cevabınız için çok teşekkür ederim.

  20. Merhaba sevgili Meyvelitepe…
    Paylaşımlarınızı heyecanla okuyup, aldığım notlarla bahçem için yatırım yapan bir takipçinizim. Size bir sorum olacaktı.
    Sebze adalarınızla ilgili şöyle bir paylaşımda bulunmuştunuz… (“Yeni sebze parkındaki her biri 4 metrekare 20 ada için bir palet coco-peat temin ettim. Bir palette 288 adet var. Her adaya 12 adet koyacağım. Buna ilaveten, her adaya 2 torba klinoptilolit (umdemin), 2 çuval işlenmiş sığır gübresi, yarım kilo kemik tozu, yarım kilo odun külü, yarım kilo kükürt, yarım torba leonardit, iki avuç iz element (demir, bakır, çinko, mangan, magnezyum), kalanı da bahçe toprağı olacak. Fideler yerlerine dikildikten sonra en üste 5 santim kalınlığında keçi gübresi ve çim kırpıntısından yapılmış kompost malç olarak serilecek. Fide dikiminden önce EMA ve mikoriza takviyesi yapmayı düşünüyorum.”
    Buradan yola çıkarak birkaç sorun olacaktı….
    • Verdiğiniz metrekare için karışım ölçüleri tam geldi mi? Yani eksiği-fazlası paylaşmak istediğiniz deneyimleriniz veya keşkeleriniz oluştu mu?
    •Bu karışıma ortalama ne kadar bahçe toprağı eklemeniz icap etti?
    •Verdiğiniz karışım tarifi ve bahçe toprağını homojen bir hale getirmek için pratikde bir öneriniz olur mu?
    •Bu içerikte oluşturulan bir adayı gübre, kompost vs ile besleyerek her sene kullanılması mümkün müdür? Veya her sene yeni bir ada ve karışım mı hazırlamalıyız?
    Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler, hoşçakalın…

  21. Merhaba meyveli tepe sebze yetistirme ile ilgili arastirma yaparken rastladim cok faydali paylasimlariniz var emeginize saglik eski yillara ait olsada sonucta faydali bilgiler.benimde bir sorum olacak .mersinin bir ilcesinde yazlari kendi ihtiyacimizi karsilayak kadar domates fasulye,patlican,salatalik,biber ne aklina gelirse ekiyorum. ama domatesi birturlu hastaliklardan kurtaramiyoruz fide ciceklenene kadar sorun yok ondan sonra yapraklarinda hastalik basliyor sanirim beyaz sinek ve guye sariyor domatesler korukken domateslerde kurt vuruklari oluyor kizarma doneminde kuruyor.siksik ilaclama yapsamda sonuc husran .sizin resimlerdeki domateslere attiginiz ilaclar hakkinda bilgi verirseniz memnun olurum.yoksa buyaz domates ,salatalik ekmeyi dusunmuyorum.tesekkur ederim.

    • Biz normalde sebzelerimize organik bile olsa hemen hemen hiç bir şey uygulamıyoruz. Nadiren düşük doz ve bilimsel çalışmalarla belirlenmiş doğru özelliklerde kaolin, çok gerekirse de güve larvalarına karşı bacillus thrungiensis içerikli bir preperat uyguladığımız oluyor.

      Domatesler mutlaka rotasyon gerektiriyor. Yani aynı aileden bitkiler her yıl aynı yere ekilmeyecek. Bir diğer önemli nokta, domatesler mutlaka havadar bir yerde bulunmalı. Hava akımının yetersizliği, gece nemi fungal hastalıklara ait sporların çimlenmesini teşvik ediyor ve bu da çeşitli hastalıklara sebep oluyor. Elbette, fidelerin ya da tohumların sağlıklı olması gerektiğini unutmamak gerekir. Bakteriyel hastalıklar tohumlarla taşınabiliyor.

  22. Öncelikle faydalı paylaşımlarınız için çok teşekkürler.
    Bir sorum olacak;
    Sebze yataklarında “pomza” taşı denediniz mi? Bildiğiniz herhangi bir sakıncası var mı?
    Özellikle toprağın havalı olması ve mineral bakımından zengin olması nedeniyle bu sene yapmayı planladığımız sebze yataklarında kullanmayı düşünüyoruz.
    Sağlıklı günler

  23. Sayın Meyvelitepe,
    Ankara’da 1 dönüm kadar bir arsam var, hobi bahçesi yapmak istiyorum. Sınırlı sayıda yarı bodur meyve ağaçları ile çeşitli sebzeler dikmeyi planlıyorum.( domates, fasulye, patlıcan, salatalık, biber vs.) Toprak analizi yaptırdım. Analiz sonucuna göre toprağa Leonardit atmam gerektiği söylendi. Sadece leonardit yeterli olur mu? Bu konuda değerli yorumunuzu merakla bekliyorum.

    TOPRAK ANALİZ RAPORU
    SU İLE DOYMUŞLUK/BÜNYE: % 105,6 KİLLİ
    pH: 8,59 KUVVETLİ ALKALİ
    EC(25 C): dSm 2,54
    TUZ: % 0,1719 TUZSUZ
    ORGANİK MADDE: 5 0,38 ÇOK AZ
    KİREÇ (CACO3): % 16,69 FAZLA KİREÇLİ
    FOSFOR (P2O5) : kg/da 1,12 ÇOK AZ
    POTASYUM (K2O): kg/da 123,36 AZ
    BAKIR (CU): mg/kg 1,66 FAZLA
    DEMİR (FE): mg/kg 5,78 YETERLİ
    ÇİNKO (ZN): mg/kg 1,48 YETERLİ
    MANGAN (Mu): mg/kg 1,28 YETERLİ
    KALSİYUM (Ca): mg/kg 4693,16 FAZLA
    MAGNEZYUM (Mg): mg/kg 996,5 FAZLA
    SODYUM (Na): mg/kg 4178,0

    • Analiz sonuçları doğruysa şayet, bu toprağın kimyası ciddi bir şekilde bozuk.

      8,59 pH birçok besinin bitkiler tarafından alımını engeller, analizde yeterli denilen mikro besinlerin çoğu bloke olur. Analizde tuzsuz denmiş ama ciddi sodyum tuzluluğu görünüyor. Bu oranlarla toprak agregaları bozulup toprak geçirimsiz duruma gelir. Ayrıca kilin katyon değiştirme kapasitesi sodyum ile doldurulur. Organik maddeniz de neredeyse sıfır.

      1 dönüm çok büyük bir alan değil. Acilen büyük miktarda hayvan gübresi, kükürt ve biraz da kalsiyum sülfat (jips) eklemeniz lazım. Bunların etkisini göstermesi için de en az 1 yıl zaman geçmesi gerekiyor. Düşük pH’lı ve yüksek humik asitli olmak şartıyla ilaveten leonardit de kullanırsanız olumlu etkisi olur.

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*