Vandana Shiva

Bu yazıda Vandana Shiva’dan söz edeceğiz.

Hindistan Dehradun vadisinde 1952 yılında doğan Vandana Shiva, bir orman korucusu baba ve doğa dostu çiftçi bir annenin kızı.

Nainital’daki “St. Mary’s” okulunda ve Dehradun’daki “Convent of Jesus and Mary” okullarını bitirdikten sonra lisansını Fizik dalında tamamladı. Kanada Ontario Guelp Üniversitesinde Felsefe dalında master derecesini alan Vandana Shiva, doktorasını Western Ontario Üniversitesinde, Kuantum Teorisi dalında elde etti. Doktora tezi “Kuantum Teorisinde Saklı Değişkenler ve lokalite” (Hidden Variables and Locality) konusundaydı.


Daha sonra Hindistana dönen Shiva, Hindistan Bilim Enstitütüsünde teknolojinin ekolojiye etkileri ve çevre politikaları konusundaki disiplinler arası araştırmaları yönetti.

1982 yılında biyolojik çeşitliliğin korunmasını amaçlayan Bilim, Teknoloji ve Araştırma vakfını (RFSTE) kurdu. Daha sonra 1991 yılında, yerel tohumlar ve çeşitliliğinin korunmasını hedefleyen, sözcük anlamı “dokuz tohum” olan Navdanya‘yı kurdu.

Her iki kurumla, biyolojik çeşitliliği zayıflatan, özellikle de transgenik uygulamalara zorlayan ekonomik ve politik baskılardan kaçınmaya çalışan çiftçileri cesaretlendirip destekledi. Bu kurumlar kanalıyla ekoloji, çevre ve tarım konularında Hindistan’a ait geleneksel ve kadim bilginin ortaya çıkarılması, kullanımı ve tabii ki hatırlanması yönünde çaba sarfetti. Söylem ve savlarında öncelikli olarak tarım, gıda ve beslenme, biyolojik çeşitlilik ve su haklarına odaklandı.

Daha 1970’lerde, çoğunluğunu kadınların oluşturduğu bir şiddet karşıtı pasif direniş hareketi olan Chipko ile ağaçların kesilmesini önlemek için ağaçlara sarılarak uygulanan direnişe katılmıştı.

Vandana Shiva, tüm gücü ve çalışmalarıyla, biyolojik çeşitliliğe zarar veren, çiftçileri birkaç küresel tohum tekeline mahkûm eden, geri dönüşü olmayacak şekilde yeni süper dirençli zararlılar ve yabani bitkilerin türemesine sebep olan genetiği değiştirilmiş organizmalara karşı küresel muhalefetin içinde yer aldı.

İkinci dünya savaşı sonrası Hindistan’daki açlığı bertaraf edeceği iddiasıyla ihraç edilerek empoze edilen  batılı endüstriyel tarım teknolojisinin de (sentetik gübreler, zehirli pestisistler, hibrit tohumlar ve makineleşmeden oluşan, adına Yeşil Devrim de denen program) karşısında oldu.

Geleneksel kadın merkezli çiftçilik uygulamalarında çevrenin korunması, sürdürülebilir tarım ve gıda güvenliği yararına kadını güçlendiren ekofeminist hareketin içinde yer aldı. “Staying Alive” (Hayatta kalmak) isimli kitabıyla üçüncü dünya ülkelerinde kadının konumu hakkındaki farkındalığı arttırdı.

Bu güne kadar 13 kitabı, üç yüzden fazla makalesi yayınlandı, pek çok ödül aldı, dünyanın pek çok yerinde konferanslar verdi. Yeryüzü Demokrasisi, Su Savaşları, Çalınmış Hasat Türkçeye çevrildi. Bunlara ilave Sinek Sekiz, “Petrol Değil Toprak” ve “Gıdanın ve Tohumun Geleceği için Manifestolar” kitaplarını programına aldığını duyurdu.

Sözün özü Vandana Shiva, doğanın, biyolojik çeşitliliğin ve genetik zenginliğin korunması, beslenmenin ve gıda üretiminin kimsenin tekeline girmeden, insanları bir avuç küresel şirkete mahkûm etmeden sürdürülebilir ekolojik tarımın tekrar tesisi konusunda bir yol gösterici, daha da önemlisi en genel tanımıyla bir çevreci aktivist.

Vandana Shiva, bir insan olmanın, yaşıyor olmanın borcunu çoktan fazlasıyla ödemiş ama bununla da kalmıyor, deneyimlerini tüm toplumlara taşımaya devam ediyor. Salt bu sebepten bile bilinmesi, tanınması, öğrenilmesi gereken bir insan.

Bu yazıyı yazmamızın nedeni sadece henüz tanışmamışlara Vandana Shiva’yı tanıtmak değil, Hindistan’da yaşananların ülkemizde de yaşanma olasılığının yüksek olması sebebiyle anlatacaklarından alacağımız derslerdir.

 

 

 

7 Comments

  1. Okan Bayulgen’in programinda Organik Ureticileri temsil eden beyi duyduktan sonra, umitlerim yikilmaya basladi :(((( Daha sonra da bu program nedeniyle Okan Bayulgen’in sorgulandigini duydum, daha da cok uzuldum! Ardindan Facebook’taki Stop Monsanto cause’undan gelen yaziyi okudum daha da uzuldum :(((( Uzulmek care degil, bunu da biliyorum ama…
    Diger yandan BPA ile ilgili de bir ucundan tutmali demistiniz, tuttum ve uc ayri bakanligin halk temsilcileri ile gorustum. En son kararlari Alo Gida hattina sikayet etmem oldu ve sikayetimi yaptim. Bakalim ne olacak? Siz de ayni noktadan baslayabilirsiniz.

  2. Sevgili Dilek,hayır, asla umudumuzu kaybetmeyeceğiz. Artık dünyamızın devasa bir değişim döngüsüne girdiğini görmemek, hissetmemek imkansız. Bugünün dünyası herkesin sesini duyurabildiği bir yer, bu da tek bir organla aynı şeyleri tekrarlayarak herkesin hipnotize edilebildiği devirlerin çook gerilerde kaldığına işaret ediyor.
    Sular yükseliyor, ve sel en çok da en büyük hacimlileri zorlayacak, hatta söküp atacak gibi görünüyor. Sözün özü, biz umutluyuz, kolay olmayabilir, çabuk olmayabilir, ama bir nehir bile çağlamadan önce düşen tek bir damlayla yola çıkmıyor mu?
    Zaten küçük notun bile bunun kanıtı, sen varsın, biz varız bak şimdiden üç damla olduk bile:)
    Sevgiler

  3. Genel anlamda evrensel doğrularla hareket eden yaşamın kendi dinamikleri, bu defa da üstün geleceğine inanıyorum. Sürenin uzun ya da kısa olması tamamen bizim çalışmalarımız ve sayılarımızla doğru orantılı diye düşünüyorum. Kesinlikle umutluyum.

  4. Yazinizdan tanidigim Vandana Shiva’nin 4 eserini aldim ve dun “Iyilerin Yaninda” yi sabaha kadar okudum. Ekoloji, permakultur ve GDO konusunda okudugum ilk eser degil ama bir yumruk etkisi yapti. Bugunden itibaren is hayatimla birlikte devam edebilecegim bir program ariyorum.. Her turlu oneri ve fikriniz altin degerinde olacaktir benim icin.

  5. Bugünkü ”post” umda yazınızı paylaştım.
    Teeşkkür ederim.

    Kopyacı anne.

  6. Liverpool’daki Schumacher College’in üç haftalık seminerlerinden birinde Vandana Shiva’nın konferanslarına katılma şansını buldum. Dünya doğasında sağlıklı yaşamın sürdürülebilmesi için dönüştürücü yöntemler bulunması, araştırılması konularında seminerler veren bu doğa koleji dünyada bu konularda etkin bilgiye sahip kişilerin çalışmalarını katılımcılarına hem konferans hem de yaşam biçimi olarak sunuyor.

    Vandana Shiva, geleneksel giyimi, insanı tüm hücrelerine kadar dirilten enerjisi, doğanın sağlıklı sürdürülebilmesi için yapılabilecek ulusal, kurumsal ve kişisel girişimler konularındaki anlatımları ve ders dışı özel konuşmalarında da tüm saygılı sıcaklığı ve dünya çapındaki çalışmaları ve bilgisi ile sizin ekolojik yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmenize neden oluyor.
    Schumacher College dünyanın her tarafından katılan yirmi-seksen yaş arasındaki katılımcıların kendileri ve ülkeleri için doğal yaşamı sürdürmeyi öğrenme kaynağı.

    • Vandana Shiva’nın konferansını bizzat dinlemek büyük şans! Paylaşımınız için çok teşekkürler.

2 Trackbacks / Pingbacks

  1. Anonim
  2. Yeryüzü Demokrasisi -1 | Meyvelitepe - Çılgın Kalabalıktan Uzak

Yorumlar kapatıldı.