Solucanlar, Solucan Gübresi ve Yaşam Üzerine… Bölüm VII

Solucan gübresinin topraktaki nematodlara etkileri ve solucan gübresi ekstresi/çayıyla nematodların baskılanması:

Nematodlar ya da yuvarlak (ipliksi) solucanlar yeryüzünün en kalabalık omurgasızlar grubunu oluşturan canlılardır. Tanımlanmış olarak yaklaşık 25.000 nematod çeşidi mevcuttur. Nematodların bir kısmı serbest yaşıyor ve faydalı olsa da yarısından fazlası parazit olarak yaşamlarını sürdürürler. Hayvan ve bitkilerde önemli tahribata yol açan birçok türü bulunan zararlı nematodları önlemek veya ortadan kaldırmak çok zordur.

Bitki paraziti olarak yaşayan nematodlar çoğunlukla çıplak gözle görünmezler, ancak bitkilerin gelişimini ve büyümesini önleyecek kadar yıkıcı etki yaptıklarından çok ciddi ekonomik zararlara yol açarlar.

Zararları dolayısıyla bitki paraziti nematodların baskılanması konusunda mevcut bilimsel literatür epey geniştir. Araştırmaların birçoğu topraktaki organik madde miktarının artırılmasıyla birlikte bitki paraziti nematod nüfusunun azalma eğilimi gösterdiğine işaret etmektedir. Bunlar arasında geleneksel sıcak kompostların ve solucan gübresinin, nematodları baskılayabildiğine işaret eden raporlar da vardır (1).

Solucan gübresinin bitki paraziti nematodlar üzerindeki etkilerini araştıran bir deney, tarla ortamında, katı solucan gübresinin, tütün bitkisinde “Meloidogyne incognita” nematodunu baskıladığını göstermiştir (2). Domates ve sakız kabağı rotasyonunda da “M.incognita” türü nematodların kısmen baskılandığı rapor edilmiştir. Bir diğer araştırma ise, solucan gübresi uygulamasının “M. Javanica” türü nematodlara ait yumru ve yumurtaların sayısını azalttığını göstermiştir (3, 4).

Ohio Devlet Üniversitesi, toprak ekolojisi laboratuvarlarında gerçekleştirilen ve katı solucan gübresinin nematod nüfusu ve toplulukları üzerindeki etkilerini gösteren bir araştırmada, domates, dolma biber, çilek ve üzüm bitkilerinin bulunduğu topraklarda solucan gübresinin çarpıcı etkileri olduğu ortaya çıkarılmıştır. Ancak bu sonuçlar, büyük miktarlarda katı solucan gübresinin bitkilerin ekili olduğu alanlarda kullanılmasıyla alınmıştır (5).

Katı solucan gübresinin nematodlar üzerindeki etkilerinin yanı sıra solucan gübresi çayının etkileri daha da ilginç ve uygulanabilir sonuçlar vermiştir.

Solucan gübresi ekstresiyle/çayıyla domates bitkilerinde kök-ur nematodlarının (Meloidogyne Hapla) baskılanması

“M. Hapla” tüm dünyada yaygın olarak rastlanan ve ekinlere çok ciddi zararlar vererek ekonomik kayıplara yol açan bir nematod çeşididir. Kök-ur nematodu (root knot nematode) adıyla tanınan bu parazit nematod, köklerde oluşturduğu yumrularla kök kaybına sebep olur, kılcal köklerin gelişimine ve dolayısıyla bitkinin gelişmesine engel olarak tarımda azımsanamayacak zararlara yol açar. Çıplak gözle görülemeyen kök-ur nematodları bitki köklerinde oluşturdukları yumrularla teşhis edilir.

M.hapla’nın solucan gübresi çayından nasıl etkileneceğini gözlemek üzere yapılan bir araştırmada çok dikkat çekici sonuçlar alınmıştır.

Söz konusu araştırmada, bitki paraziti nematodlardan en çok zarar gören bitkilerin başında gelen domates fideleri, 1/3 oranında kumlu ve killi toprak doldurulmuş saksılara ekilmiştir. Topraktan uygulama amacıyla daha önceki bölümlerde tarif edildiği şekilde hazırlanan % 5, 10, ve 20’lik konsantrasyonlarda solucan gübresi çayı, geleneksel sıcak kompost çayı ve kontrol grubu için ise saf su kullanılmıştır. Domateslere, ilki bitkiler ekildiğinde olmak üzere, her iki haftada bir topraktan gübre çayı verilirken, kontrol grubu ise saf suyla sulanmıştır.

Bitkiler ekildikten sonra, her bir saksıya suya karıştırılarak, onbin adet “M.hapla” nematod yumurtası bırakılmıştır.

Her bir konsantrasyon uygulaması toplam dört kez yapılmış ve 25 C derecelik sera ortamında tutulan bitkilerin hepsi gübre çaylarından ayrı olarak haftada üç kere ticari bir besin solüsyonuyla beslenmiştir.

M.hapla” bulaştırıldıktan 30 gün sonra bitkiler kök tahribatı ve kök uru sayısının değerlendirilmesi amacıyla saksılarından çıkarılmış, yıkanan bitki kökleri, kök uru sayısı ve birim kök ıslak ağırlığı başına düşen ur/yumru sayısına göre değerlendirilmiştir.

Deneyde uygulanan bitkisel besin artıklarından elde edilmiş solucan gübresi çayının her bir konsantrasyonunun domateslerde kök ağırlığını dikkate değer ölçüde artırdığı gözlenmiştir.

Üç farklı orandaki solucan gübresi konsantrasyonu uygulamasının, saf suyla sulananlara oranla, bitkilerdeki yaprak alanını dikkate değer ölçüde artırdığı belirlenmiştir.

Aynı zamanda araştırmada geleneksel sıcak kompost ile hazırlanan % 20 konsantrasyonlu çay ile solucan gübresi çaylarının etkileri de karşılaştırılmıştır.

Sonuçta, uygulamalar arasında, domates bitkilerinin büyüklüğü açısından yapılan karşılaştırmada, bitkinin solucan gübresi çaylarına verdiği tepkinin “olağanüstü” olduğu ifade edilmektedir.

Solucan gübresi çayı konsantrasyonu arttıkça, bitkide nematod zararının azaldığının tespit edilmesi, solucan gübresinin, nematod popülasyonu ve tahribatını baskılayabildiğini açıkça göstermiştir.

Salatalıklarla tekraralanan nematod deneyinde de domateslerle aynı sonuçlar alınmıştır.

Tüm bu araştırmalar solucan gübresinin ve solucan gübresi çayının nematodlarla mücadelede dikkate değer sonuçlar verdiğini ortaya koymuştur. Ancak, bu sonuçları sağlayan mekanizmalar tam olarak açıklığa kavuşturulmuş değildir.

Araştırmacıların tahminlerine göre nematod nüfusunu değiştiren birden çok etken söz konusudur. Buna göre, solucan gübresi uygulandığı yerlerde av – avcı ilişkisi bitki paraziti nematod sayısını azaltmış ya da bitki paraziti nematodlarla beslenen yırtıcı (etobur) nematodların, eklembacaklıların (akarlar gibi) sayısını artırmış olabileceği düşünülmektedir (6). Solucan gübresi nematod yakalayan veya nematod yumrularına saldıran mantarların büyümesini teşvik ederek nematod sayısını azaltmış olabilir (7). Bunlara ilaveten bazı rizobakteriler köklerde kolonileşip enzim ve toksinleriyle bitki paraziti nematodları öldürmüş olabilirler (8). Nematodlar hidrojen sülfit, amonyak ve nitritler gibi solucan gübresi yapılırken ortaya çıkmış toksik maddelerin salınımı nedeniyle de ölmüş olabilirler (9).

Besin artıklarıyla üretilmiş solucan gübresinin önemi:

Yedi bölüm boyunca yazılarımızda, araştırmalarda kullanıldığı belirtilen “besin artıklarıyla üretilmiş solucan gübresi çayı” ibaresinin altını bu ayrıntının önemine dikkat çekmek için özellikle çizdik. Öncelikle, yazı dizisinde atıfta bulunduğumuz bilimsel çalışmaların hepsinde kullanılan solucan gübresinin bitkisel besin artıklarının solucanlara yedirilmesi suretiyle üretilmiş olduğunu belirtelim. Küçük çiftçiler veya bahçe sahipleri açısından ticari solucan gübresi üretiminde olduğu gibi, hayvan gübresiyle solucan kompostu yapmak pek kolay değildir. Hayvan gübresinin solucanlara mama olarak verilmesinden önce insan ve hayvan sağlığına zararlı olabilecek mikroorganizmalardan arındırılması için ısıl işlem içeren ön kompost işlemine tabi tutulması gerekir, ki bu da zaman alan, ilave ekipman gerektirebilen ve emek yoğun bir süreçtir. Oysa, bitkisel atıklar veya besin artıkları her bahçede, hatta her evde bulunabilen malzemelerdir. Besin ve bitki artıkları hiç bir işleme tabi tutulmadan dahi solucanlara verilebilir ve sonuç sağlıklı bir solucan gübresi olur. Dolayısıyla bu yöntem, herkesin kendi solucan gübresini kendisinin üretmesini ve yukarıda anlatılan deneylerdeki gibi son derece güvenilir ve mikroorganizma zengini gübreyle çaylarını hazırlamasını mümkün kılacağı, sürdürülebilir olacağı için çok önemli bir bilgidir.

2007 yılından 2018’e kompost ve çöp konusunda olabilecek hemen her deneyimi yaşadık. Yeri geldi organik atıklarımızı bokashi yaptık yeri geldi çukur açıp gömdük yeri geldi sıcak kompost yaptık. Tüm bu deneyimler sonunda en kolay ve verimli yöntemin işi solucanlara havale etmek olduğunu gördük. Biz evimizde ve bahçemizdeki bitkisel besin artıklarını geri dönüşüme uygun kağıt, karton ve mukavvalarla karıştırarak, sıkıştırılmış halde, ağzı kapalı bir kovada bir kaç gün beklettikten sonra solucanlarımıza veriyoruz. Böylece sebze meyve artıklarımız kağıtlarla birlikte en uygun karbon/azot oranına kavuşuyor, bokashi benzeri bir turşulaşmaya uğradıktan sonra bol mikroorganizmalı besinler olarak solucanlara gidiyor. Sonuçta hem gübremizi sağlıklı biçimde üretmiş hem de çöp toplama hizmetinin ulaşmadığı evimizde çöpe gidecek atıkları minimuma indirmiş oluyoruz. Bu yöntemin her evde uygulanabilecek kadar kolay olduğunu da deneyimlerimizle biliyor ve herkese  israrla tavsiye ediyoruz.

-devamı gelecek-

Önceki Yazı: Solucanlar, Solucan Gübresi ve Yaşam Üzerine… Bölüm VI

Sonraki Yazı: Solucanlar, Solucan Gübresi ve Yaşam Üzerine… Bölüm VIII

Referanslar

(1) Mc Sonley and Gallahar 1995; Sipes et al. 1999; Miller 2001.

(2) Swathi et al. 1998

(3) Morra et al. 1998

(4) Riberia et al. 1998

(5) Arancon et al. 2002, 2003

(6) Bilgrami 1996

(7) Kerry 1998

(8) Siddiqui and Mahmood 1999

(9) Rodriguez-Kabana 1986

Suppression of Arthropod Pests and Plant Parasitic Nematodes By Vermicomposts and Aqueous Extracts from Vermicomposts or Teas, Clive A.Edwards, Ahmed M. Askar, Marcus A. Vasco-Bennett, Norman Arancon (Vermicompost Technology, Edited by Clive A. Edwards, Norman Q. Arancon, Rhonda Sherman, CRC Press 2011)

 

4 Comments

  1. Merhaba, harika bilgiler… deneyimlerinizi paylasmaniz paha biçilemez kendi adima cok teşekkürler çok degerli bilgiler öğrendim. Lütfen hep anlatın siz 🙏🏻

  2. Bize bu yararlı bilgileri kazandırdığın için teşekkür ederiz.Devamını da bekliyoruz. Umarım ülkemizde uygulamaya geçilir ve ülkemiz insanları da bu konuda daha bilinçli olur.

  3. Benim 35 dekar alana sahip bir bahçem var mersin’de 1500 adet agacim var 500 adeti farklı çesitlere ait zeytin ve kalanı da bölgede yetişen diger meyve türleri tropikal meyveler dahil.toprağı 2 yıldır sürmüyorum Bahcemde organik madde miktarını arttırmak istiyorum ve bu yazı serinizden dolayı solucan gübresi kullanmak istiyorum. Sadece bitkisel atıklarla 10 ton gübre üretmem mümkün mü? gerçi yuzde 50 gübre yapiyor dersek 20 ton bitkisel atık bulmakda zorlaşacak. Karbon hasatı ve toprak iyilestirme yöntemlerinizi uygulamarınizıda okudum. Daha hızlı bir çözüm ve dısardan npk’sız dogal yöntemler onerebilirmisiniz?

    • Toprak organik maddesinin arttırılması biraz uzun soluklu bir program uygulanarak sağlanabilir. Yani, küçük bir bahçeye organik malzeme taşınarak toprak organik maddesi arttırılabilir ama 35 dekarlık bir yerde tabiatıyla bu olmaz. Başka yöntemlere ihtiyaç var.

      Bunun için temel olarak, organik maddeyi yine arazinin kendisine ürettirmek ve kullanılan tarım yöntemleri itibarıyla var olan organik maddeyi de kaybetmemek gerekir.

      Bahçede çok sayıda ağacınız varsa, bunların budama atıkları olabilecek en iyi organik maddeyi sağlarlar. Ayrıca Mersin koşulları düşünülerek her yıl biyokütle bırakan örtü bitkisi ekilmesi ve doğru zamanlama ile biçilip bırakılması da çok önemli katkılar sağlayacaktır.

      Tam da bu konuya isabet de yazı dizimizi ve özellikle üçüncü ve dördüncü bölümleri okumanızı tavsiye ederiz. Kendi koşullarınıza uyan bazı faydalı bilgiler bulabilirsiniz.

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*