Leylekler Geldi…

Karın ardından bir kaç gün güneşli ve ılık bir hava oldu. Derken birden bire yine soğudu. Kuzeydoğudan soğuk bir rüzgar, ince yağmur serpintisi ile günlerdir devam ediyor.

Pazar sabahı, bu sene bahar gelmiyecek mi diye hayıflanırken;


Tepemizde leylek sürüsü beliriverdi. Sonbaharın aksine, her aileyi yerlerine bıraka bıraka yollarına devam ediyorlardı.

Akşam da çimlerin arasında koca bir kara kurbağası görünce, tamam dedik, onlardan iyi mi bileceğiz, bahar geldi. Hem fidanların meyve gözleri patladı patlayacak. Çok yakında bembeyaz göreceğiz tüm ağaçları.

Leylekleri görür görmez havaya ve çamura bakmadan çizmeleri giydiğim gibi aşağıda, bahçede aldım soluğu. Elime de fide serasından iyice büyümüş bezelye fideleri ile dolu bir viyol almışım. Bir adaya güzelce diktim bezelyeleri. Her tarafı kaplayan baklalarda dizi dizi çiçek var. Hemen makası kapıp bakla budamaya da girişecektim ama çamur diye vazgeçtim. Artık çamurdan mı, yoksa 8-10 bin bakla nasıl budanır ondan mı bilemedim.

Büyük serada kıvırcıklar sırayla büyüyorlar. Organik kırmızı karnabaharlar daha şimdi çiçeklenmeye başladılar. Portakal kadar olmuşlar. Fide serası çeşit çeşit kıvırcık fidesi dolu. Parti parti çıkarıp bir yerlere dikmeli ki salatasız kalmayalım. Taze soğanlar orada burada her yerde. Kırmızı pancarları ve kalıcı ıspanakları da tohum topu misali doğaçlama serpmiştim. Biraz abartmışız.

Aşağı inerken o gazla makineyi filan unutmuşum, onun için iki iş, bir resim yok maalesef. Çok iş var çok. Yeterki zaman ve güç olsun.

11 Comments

  1. Sizi her zamanki gibi tebrik ediyorum ama daha fazla yazı ve bilgi bekliyorum sizden.
    Baklaları badayacagınızı yazmıssınız.Amatör bir çiftçi olarak bizimde nacizane 20 kök kadar bakla var.
    Baklaları budamanın faydasını ve nasıl budayacagımızı yazarsanız sevinirim.
    Adapazarından sevgiler…

  2. Cumartesi günü Gölcük – Ulaşlı arasında giderken bu soğuk havada biz de gördüğümüzde biran şaşırdık.
    Leylekleri ilk kez biraz daha sıcak ve güneşli bir günde görmeye şartlanmışız sanırım.

  3. Oooo ne guzel haberler bunlar. Bol bereketli bir bahar donemi, sene olsun 🙂
    Amaaaa bakla fotografi isteriz! Ben insanlarla konustukca, bitkileri taniyip fotograflamanin onemine inanmanin da otesine gectim. Cok gerekli! Birebir onlarla yuzyuze olan sizlerden bunu istiyoruz, lutfeeeen! Bocugum adina, diger goremeyen cocuklar ve de buyukler adina. Hatta blogda boyle bir bolum bile acabilirsiniz. Asla hayir demeyiz 🙂 Hayatimin ilk bakla cicegini, Ingiltere’de 30’lu yaslarda gormus bir sehirliyim, bunu bizden esirgemeyin 🙂

  4. Merhaba, 20 kök baklayı bakla yemek için ektinizse hiç dokunmayın.
    Bizimki yeşil gübre maksatlı. Tüm baklagiller havadan aldığı azotu, bitkilerin kullanabileceği formda toprağa verirler. Ancak çiçeklenip bakla tutmaya başlayınca depoladıkları azotu kendileri kullanır.
    Tam çiçeklenme sırasında çiçeklerin hemen altından budandığında bakla bağlamak yerine yeniden dal budak işine başlıyorlar, tabii bu sırada havadan aldıkları azotu toprağa vermeye de devam ediyorlar. Böylelikle toprağı gübreleme süresini olabildiğince uzatacağız. Sonradan biraz yemelik, biraz da tohumluk ayırıp büyük bir çoğunluk olan gerisini toprağa karıştıracağız.
    Bu sayede, arazideki meyve fidanları ve ekeceğimiz diğer yazlık bitkiler için mükemmel bir azot gübrelemesi elde etmiş olacağız.

  5. Bilgiler için tesekkür edrim evet biz yemek için diktik ileride umarım sizin kadar buyuk bir bahcem olurda bende sizin gibi planlı bir sekilde ilgilenirim bahçemle

  6. Dilek, hep güzel haberler olsun bundan böyle inşallah. Bahar, güneş, yeşil hepimize iyi gelsin.
    İstediğin bakla fotoğrafı olsun, en kısa zamanda çekeriz bir kaç tane. Ama böyle uzaktan olmaz, bu bahar ya da yaz böcüğü alıp gelirseniz,bahçede uygulamalı güzel bir tanıtım programı yaparız ona:)

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*